NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
76 - (2326) وحدثنا
أبو بكر بن
أبي شيبة.
حدثنا يزيد بن
هارون عن حماد
بن سلمة، عن
ثابت، عن أنس؛
أن
امرأة كان في
عقلها شيء.
فقالت: يا
رسول الله! إن
لي إليك حاجة.
فقال "يا أم
فلان! انظري
أي السكك شئت،
حتى أقضي لك
حاجتك" فخلا
معها في بعض
الطرق. حتى
فرغت من
حاجتها.
[ش
(فخلا معها في
بعض الطرق) أي
وقف معها في
طريق مسلوك
ليقضي حاجتها
ويفتها في
الحلوة].
{76}
Bize Ebû Bekr b. Ebî
Şeybe rivayet etti. (Dediki): Bize Yezid b. Hârun Hammâd b. Seleme'den, o da
Sâbit'ten, o da Enes'den naklen rivayet ettiki:
Bir kadının aklında bir
şey varmış ve:
— Yâ Resulallah! Benim
sana (danışacak) bir hacetim var, demiş. Bunun üzerine :
«Ey Ummü filân,
yollardan hangisini dilersen bak da senin için hacetini göreyim.» buyurmuşlar
ve onunla yollardan birine çekilerek kadın hacetini arzetmiş.
İzah:
Nebi (Sallallahu Aleyhi
ve Sellem) ashabına daima yakın bulunur, onların haklarını gözetir, sorularına
cevab verir, fiil ve hareketine uymalarını kolaylaştırırdı. Ashabı Kiram da
unun mübarek eli dokunan au ile teberrük etmek için soğuk günlerde bile sabah
namazından sonra hizmetçilerini su kaplarıyle göndererek elini kaba sokmasını
rica ederlerdi. Tıraş olurken kesilen saçlarını toplarlardı. Nevevî
«Ülû'1-Emir» olanlara yaraşan da budur, diyor.
Resulullah (Sallallahu
Aleyhi ve Sellem)'e fetva sormağa gelen kadın Hz. Hadîce'nin baş tarayıcısı
Ümmü Züfer'di. Kadının hacetini gizli söylemek istediği anlaşılıyordu. Onun
için Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) bir yol seçmesini söyleyerek onunla yol
üzerinde konuştu. Ve fetvasını verdi. Bu, ecnebi bir kadınla başbaşa kalmak
manâsına gelmez. Çünkü herkesin gelip geçtiği bir yol üzerinde konuşulmuştur.
Yalnız kadın söyleyeceğini gizli söylemek istediği için sesi işitilmesin diye
insanlardan birkaç adım uzağa çekilmiştir.